zaporn.net
Prostat Masajı Hikayemiz - 2

Prostat Masajı Hikayemiz - 2

Daha önce kız arkadaşımla yaşamış olduğumuz ve adına prostat masajı hikayemiz dediğimiz anıyı sizlerle paylaşmıştım. Biz bu deneyimimizin ardından çok defa farklı farklı deneyimler yaşama fırsatı bulduk. Ev ortamındaki deneyimlerimizin dışında ormanda, denizde, plajda farklı küçük deneyimlerimiz ve heyecanlarımız bile oldu. Fisting ve footing dışında patlıcan, deodorant vb gibi cisimlerle de denemeler yaptık. Bu cisimleri soktuktan sonra cisimleri çıkarmadan seks bile yaptık. Ancak vakit ayrılmayı gerektirdiğinde ise yollarımızı ayırmak durumunda kaldık. Bu yazımda sizinle paylaşacağım hikaye fuckkbudy'm ile aramızda geçenler olacak.

Fuckbudy'im o zamanlar 40 yaşında kocasından yıllar önce ayrılmış dul bir kadındı. 160 boyunda 60 kg esmer yeşil gözlü minyon bir tipti. Cinsellik anlamında yaşamadığımız fantezimiz kalmadı. Aramızda 10 yaş vardı ve ben daha önce hiç evlenmemiştim. Dolayısıyla ciddi bir ilişkimizin olması mümkün değildi. İyi birer arkadaş ve seks partneri olmuştuk ama. Epey uzunca bir süre sık sık görüşüp seviştik. Adeta sevgili gibiydik. Birbirimizin özelini dahi biliyorduk.

Aralıklarla mesajla birbirimizi gaza getirip en kısa zamanda bir seks fırsatı yaratmak için kısa videolar ya da fotoğraflar atıyorduk. Bir gün bir erkeğin misyoner pozisyondaki kadının üzerine çıkıp onu sikerken kadının erkeğin kalçasında olan eli ile erkeğin götünü parmaklamasını içeren kısa bir video attım. Bunu mu yapacağız yazdı. Sonra erkek koltukta bacakları havada yarı oturur yarı yatar pozisyonda iken kadının sırtı erkeğe bakacak şekilde gelip erkeğin sikine otururken hemen altında kalan erkeğin götünü parmakladığı videoyu attım ve bunu da yapabiliriz yazdım. Olabilir yazdı. Zaten ben karşı çıkacağını zannetmiyordum. Bu tür farklılıklara açık modern biriydi. Neyse üzerine epey yazışıp konuştuk, epey de eğlendik. Pegging, fisting, footing içerikli videolar fotoğraflar attım. Hatta bacak sokanlar, iki kol sokanlar, extreme dildolar - extreme objeler sokanlar vb epey hard videolar attım. Onları görünce müsadenle ben komple girmek istiyorum gibi şeyler söyledi gülüştük ama sen bunları gibi yapamazsın, bu kadar kalın şeyler girmez sana vb ama canını acıtıp sana zarar vermeyecek şekilde deneriz bakalım dedi. Ben daha önceki deneyimimi paylaştım. O daha önce böyle bir şey duymadığını denemediğini söyledi. Ben anatomiden, prostattan, prostat masajından, prostat orgazmından vb bahsettim epey bir bilgi verdim.

Buluşma günümüz geldi ve partnerim bana geldi. Cuma akşamından pazartesi sabahına kadar evden dışarıya çıkmadan sürekli seks yapacaktık. Cuma sabah kahvaltımı ve öğle yemeğimi hafif tuttum. Akşam eve varır varmaz anal ( kolon ) temizliğimi yaptım. Bu temizlik iyi bir anal aktivite için şart. Beslenmemi de az ve kolay sindirilen yiyeceklerle yaptım ki temizlik kolay olsun. Nitekim kolay ve güzel şekilde hallettim. Duşumu aldım. Alıştırmak için kendi kendime parmakladım, kremledim ve partnerim geldi. Gelir gelmez özlemle hemen ayak üstü seks yaptık, rahatladım ve cinsel açlığımızı giderdik. Sonra o da duşunu aldı, yemek yedik ve içkimizi yudumlarken sohbete başladık.

Seks partnerim: Anlat bakalım nerden geldi bu götünü parmaklatma merakın?
Ben: Kız arkadaşımla geçmişte merak ile başlayıp epey bir keyif alarak denedik çok kez.
S.P.: Peki nasıl bir şey, ben daha önce yapmadım.
B.: Ben sana arkadan girmeden önce seni parmaklıyorum ya aynı şey. Ben iki bazen üç parmak soktuktan sonra sikimle giriyorum ve canın bazen yanmıyor, bazen az yanıyor. Bu da aynı benin sana yaptığım gibi. Sıra ile alıştırarak gidersen kendi sınırıma ulaşana kadar canım yanmıyor. Canım yanarsa zaten söylerim. Parmaklamanın yanında sana attığım videolardaki gibi farklı cisimler de kullanabilirsin, ayağını sokmaya çalışabilirsin, elini sokmaya çalışabilirsin. Geliştirmek senin elinde. Denemeden kafanda yok artık bu da girmez deme şaşırabilirsin ?
S.P.: Götüm folloş oldu desene sen ? ( kahkaha )
B.: Yok canım o kadar da değil. Bu işi meslek olarak yapmıyorum ?
S.P.: Tamam deneyeceğiz bakalım ne kadar ne yapacağız.
B.: Başlayalım mı hemen?
S.P.: Başlayalım.
B.: Tamam.
Hemen yatağın üzerine geçip altıma bir havlu sererek yüz yukarı uzandım. Bacaklarımı kendime doğru çekip ellerimle de tuttum. Bir kutu vazelin, peçete, havlu vb her şey hazırda bekliyordu yanımızda. Partnerim yatağa çıktı ve karşıma oturdu. Rahat temas edebilecek şekilde ayarladı pozisyonunu. Kafamın altına iki tane yastık koydum ve yatak başlığına doğru uzandım. Kafam yüksekte olduğu için göz teması kurabiliyorduk.
S.P.: Şimdi sen anlat ben yapayım. Bu ilk olduğu için böyle yaparsak daha iyi olur.
B.: Tamam bence de öyle daha iyi. Vazelin burda dursun bol bol kullan ara ara sürersin. Şimdi bir parmaklarını vazelinle ve sırayla başla. Yavaş yavaş sok. Tırnaklarına dikkat et acıtmasın. Çıkarırken de yavaş çıkar. Hızlı yapılan her şey can yakıcı olabilir. Bir parmağını sok yavaşça ve beklet. Bir süre alışsın içerde. Sonrasında çıkar iki parmağını sok. İçimi de keşfet. Sana gösterdiğim fotoğraflardaki gibi kolonun bir yönü var onu bulmaya çalış, anüsün ağız kısmında dışta ve içte kaslar var onları keşfet, öğrenmeye çalış.
S.P.: Tamam.
Parmaklarını benim yönlendirmem ile vazelinledi partnerim. Bu arada fiziksel özelliklerinden kabaca bahsettim ama detaylarda ise normal bir yapıya sahip ne küçük ne de büyük elleri ve parmakları var. Estetik anlamda parmak ve tırnak yapısı güzel. Yine aynı şekilde ayakları da estetik olarak güzel. 37 numara ve hafif taraklı. El ve ayak fetişisti olduğumu söyledikten sonra tırnaklarını uzatıp manikür ve pedikürü standart hale getirdi. Ayrıca görüşmelerimize de sürekli oje sürerek gelip, daha güzel bir görüntü ortaya çıkarmaya başladı. Bu gelişinde ellerine alev kırmızı, ayaklarına da fuşya sürmüş beni ayrıca mest etmişti.
Vazelinli elleriyle göt deliğimi ve sikimi yağladı. Göt deliğimin etrafını oynadı. Taşaklarıma, götüme, ikisinin arasında kalan bölüme masaj yaptı. Sikimi sıvazladı. Sonra gözlerimin içine bakıp göz kırptı. Bende gözlerimde onay verdim. Bir parmağını avuç içi yukarı bakacak şekilde tedirgin ve heyecanlı şekilde yavaşça soktu. "İçi sıcacıkmış", dedi. Meraklıydı ve gidişatı izliyordu. Bir yandan da kısa bakışlarla yüzüme bakıp beni kontrol ediyordu. Biraz içeride bekletti. Hafif hafif sağa sola aşağıya doğru gezdirip içimde neler olduğunu keşfetmeye devam etti. Arada bir çekip tekrar itti. Bu arada sikim hemen dikleşti ve kazık gibi oldu. Diğer eliyle tutup sıvazladı. Ona sikimi hiç yokmuş gibi görmesini ve mümkün olduğunca dokunmamasını, dokunursa zevkten çabucak boşalabileceğimi söyledim.
S.P.: Yeter mi çıkarayım mı?
B.: Sen bilirsin keşfin bittiyse yeteri kadar içerde bekledi çıkarabilirsin. Zaten ilk parmaklar anüsü çok zorlamadığı için uzun süre kısa süre kalması önemli değil. Üçüncü parmaktan sonrasının içerde kalma süresi alışmaya açılmaya fayda ediyor.
S.P.: Direk üç sokayım o zaman ?
B.: Tamam sok.
S.P.:?? Şaşkın bakışlar.
B.: Ben sen gelmeden önce temizlik yaptıktan sonra birkaç parmakla alıştırdım. E sonuçta bakire de değilim. Dene sorun olursa ben durmanı isterim zaten.
Bunu duyan S.P. üç parmağını yönlendirmem ile orta parmağı altta, işaret ve yüzük parmağı üstte, üçgen şekilde deliğime dayadı. Serçe parmağını da baş parmağı ile tutmasını söyledim. Kadınlarda merak duygusu çok farklı. Bu işi merak ettiği belliydi. Merakla, ilgiyle, istekle üç parmağını birden itmeye başladı. Birinci parmağı soktuktan sonra artık tamammış gibi hızlandı ama uyardım yavaşlaması için. Anüsü geçerken tırnakları, p
ak boğumları hissediliyordu. Parmakları tamamen girdi ve durdu. Acım yoktu aksine keyif almaya başladım.
B.: Neden durdun?
S.P.: E hepsi girdi.
B.: İttir yavaşça daha ileri gidebilir. Delik içeri doğru da esner.
S.P.: Tamam. (İttirir) Ooo daha gidiyor bu.
B.: Evet biraz daha zorlayıp içe doğru esneterek epeyce girmesini sağlayacaksın bu şekilde.
S.P.: Biraz daha ittirirsem looppss diye kolum içine kaçacak bence ?
B.: ? hayır, anlık sınıra ulaştık şu an. Biraz bekleyelim. Sert bir hareket yapmadığın sürece ben keyfini çıkarıyorum, sen de çıkar.
İzlediği videoların da etkisi ile hafif hafif sağa sola çevirmeye başladı. İleri geri yaptı. Ben müthiş keyif alıyordum. Anüsümün zorlanması ve içine giren parmakların içimde bir şeylere baskı yapması harika hisler yaratıyordu. Sikim kemik gibi oldu. Normal ilişki sırasında bu kadar sert olmuyor. Sanki patlayacak gibi sertleşti. Bir yandan da kalkmış sikime tekrar dokunmak istedi.
B.: Dokunursan bu macera burada bitebilir ?
S.P.: Boşalacak mısın?
B.: Hayır ama sikimle oynarsan boşalabilirim, çifte zevke pek dayanamıyorum.
S.P.: Tamam o zaman çıkarayım mı?
B.: Çıkar bakalım.
Çıkardıktan sonra deliğime baktı.
S.P.: Hiçbir şey olmamış gibi bu dedi.
B.: E ne olacaktı?
S.P.: Ne bileyim bir açıklık falan olur diye düşündüm üç parmak girdi sonuçta.
B.: Erkeklerin götü, deliği kadınlara göre büyük. Kadınların da elleri erkeklere göre küçük. Ben seni sikmeden önce üç parmağımı götüne sokup seni sikeceğim zaman sikim girerken yine zorlanıyorsun. Yani özetle şu an soktuğun kalınlık bir erkek bünyesi için imkansız bir kalınlık değil. Bu yüzden öyle açıklık falan olmasını bekleme.
S.P.: Ben bilmem. O kadar video, fotoğraf attın. Ben o filmlerdeki gibi olacak sandım. Ama sende bir gram emare belirmedi. Deliğin benim yaptığım şeyleri ciddiye alıp istifini bile bozmadı ?
B.: ?
S.P.: Devam ediyorum.
B.: Devam et.
Dört parmağını orta ve yüzük parmakları altta, işaret ve serçe parmağı üstte kalacak şekilde uçlarını birleştirip deliğime dayadı. Tırnaklarını hissettim. Yavaşça ilerliyordu. Pür dikkat deliğime giren parmaklarını izliyordu. Bense onun yüz ifadesini ve görebildiğim kadarıyla ellerini izliyordum. Deliğim gerilmeye başladı. Bu kısma gelindiğinde deliği gevşek bırakmak için hafif hafif ıkınmak anüsün iç kısmındaki kasların serbest kalmasını & açılmasını sağladığı için acıyı önlüyor ve daha kolay giriş sağlıyor. Bunu keşfettiğim için hafifçe ıkındım. Böylece deliğimi zorlayan ve ilerlemesi duran parmakların biraz daha içeri girdiğini hissettim. Gözleri fal taşı gibi açıldı ve bana baktı.
B.: Ne oldu?
S.P.: Parmaklarım komple girdi. Şu an parmaklarımı göremiyorum.
B.: Peki ne görüyorsun?
S.P.: Avcumun içi ve baş parmağımı.
B.: Biraz daha ittir.
S.P.: Tamam.
İttirdi ama gitmedi. Olmuyor der gibi baktı. Devam etmesi için göz kırptım. Sol eliyle sağ el bileğinden tutarak kuvvet aldı ve hafifçe itmeye başlarken yine bir ıkınma yaptım. Hafif acısa da yine bir ilerleme oldu. Güzel bir kasılma hissediyordum deliğimde. Şaşkınlıkla bana baktı.
S.P.: Hepsi girdi dedi.
B.: ( farkındayım ) nasıl yani elin komple girdi mi?
S.P.: Hayır ya parmaklarım ve avuç içim girdi. Sadece baş parmak kaldı dışarda.
B.: ?
S.P.: Dalga geçme elimi bir sokarsam görürsün ?
B.: Sok ? ama istersen biraz böyle beklet ki alışsın.
S.P.: Tamam beklesin bakalım.
B.: Nasıl bir deneyim oldu sence.
S.P.: Göt parmaklamak başta çok saçma geldi ama keyifliymiş. Fiziken bir zevk almıyorum ama göt deliği ile oynamak, parmak sokmak, zorlamak eğlenceli bir oyuna benziyor.
B.: Bundan sonra arada canımız isterse yapar mıyız?
S.P.: Valla bence sorun yok göt senin götün ben parmaklarım bana giren çıkan bir şey yok ?
B.: Tamam o zaman yaparız bol bol ?
S.P.: Göt beyefendi alıştılar mı bakalım elimi sokmayı düşünüyorum da kendisine sorar mısınız ? ?
B.: ? Kendin sor. Şu an aranız benden daha iyi kendisiyle ?
S.P.: Sayın göt bey eğer uygunsanız elimdeki beş kardeş sıcak yuvanıza misafir olmak istiyor kapınızı açar mısınız kendilerine?
Bekledi ve bir hinlik peşinde olduğu belliydi.
B.: Ne diyor.
S.P.: Efendim eliniz ayağınız farketmez benim kapım beş kardeşlere hep açık her zaman buyrun gelin diyor.
B.: Seni hınzır ayağını mı sokmak istiyorsun?
S.P.: Merak ediyorum videolardaki gibi mi el merakımı epey aldım ayağı da bi denemek istedim. Şimdi boşalır moşalırsın hevesim kursağımda kalmasın ?
B.: Boşalırsam dinlenir yine yaparız ama yine de sen bilirsin.
S.P.: Ayakla devam edeceğim. Boşalmazsan sonra elle yaparız.
B.: Tamam çıkar bakalım.
Elini çıkardı. Deliğime baktı ve yine bir inceleme yaptı. Elini gösterdi ve vazelinin izlerini göstererek diğer eliyle nereye kadar girdiğini gösterdi. Sonra sağ ayağını uzattı ve götüme soktuğu el parmakları ile ayak parmaklarının uçlarını hizalayarak ayağının girebileceği noktayı işaretledi. Bu bacağının başladığı yeri geçiyordu.
S.P.: Buraya kadar sokmak istiyorum ?
B.: İyi de zaten oraya kadar sokabilirsin ?
S.P.: Doğru. Ama bacağını sokanlar bile vardı gönderdiğin videolarda belki ilerde onlar gibi yaparız.
B.: Bana bak sen bu işin bir anda müptelası oldun. Onlar uçlardaki kişiler. O kadar da değil ?
S.P.: Hahahah. Tamam tamam vazelinliyorum ayağımı hazır mısın?
B.: Tamam bakalım hadi başlayalım.
Fuşya oje sürdüğü güzel tırnaklı ayağının altını üstünü güzelce yağladıktan sonra baş parmağı üste gelecek şekilde dik olarak götüme dayadı. Baş parmağını ittirdi. Tırnağını ve parmağının sertliğini hissettim. Yavaşça ittirmesi ikinci parmağını deliğimde, üçüncü parmağını da altta deliğimin ağzında hissettim. İlerliyordu. Bir miktar girdi ama daha çeperi aşmadı. Elleri ile topuğundan tutup kuvvet aldı ve yine ittirmeye başladı. Biraz daha parmakları dışardan görünmeyene kadar girdi ve ilerleme durdu. Çünkü ayağın taraklı yani en kalın kısmına gelmiştik. Parmaklar uçları birbirine yaklaşıp büzüşebildiği için kolay giriyor ama taraklı kısım kalın olduğu için olay orda tıkanıyor. Hem o pozisyonunu biraz daha ayarlamalıydı hem de deliğim kendini biraz daha gevşetmeliydi.
S.P.: Gitmiyor daha fazla nasıl yapalım acı falan oluyor mu?
B.: Acı yok devam edebilirsin.
S.P.: Parmaklarım büzük yerde sıkıştığı için tırnaklarım etime geçiyor parmaklarım birbirine saplanıyor gibi acıtıyor o yüzden çıkarsam olur mu?
B.: Tabi ki olur çıkar yavaşça.
S.P.: Sandığım gibi olmadı. Bu işi zor olacak galiba.
B.: Dört parmaktan sonra ayak biraz iddialı oldu ama şimdi epey bir gerildi, alışmıştır az sonra kolay girer.
S.P.: Tamam o zaman posizyonumu ayarlayıp sokuyorum. Rahat gidip büzük kısmı kolay geçerse kalçama kadar sokarım artık ?
B.: ? kendini sok olmuşken tam olsun, namımız yürüsün ? hadi başla bakalım.
Yine yavaşça parmakları görünmeyecek şekilde soktu ve biraz bastırmam lazım dedi. Bende kafamla tamam dedim ve o sırada bu sefer biraz daha kuvvetlice ıkındım. O yine biraz önceki gibi takılıp kalacak diye düşündüğü için biraz fazla abandı bende biraz daha alışmış deliğimi gevşeterek ayağa yol açtım. Hafif bir acı ile ayağının taraklı kısmı anüs kaslarını geçerek kolona doğru ilerledi. Kalın kısım kasların yapısı gereği içeriye girince delik ayağı içine doğru kendiliğinden çekiverdi. Partnerim suçluluk duygusu ve panik içerisinde yüzüme bakarak;
S.P.: Ben ittirmedim bir anda kendiliğinden gidiverdi içine.
B.: Biliyorum bu normal dert etme. En zorlu kısım girdi artık komple sokabilirsin ?
Şaşkınlık içerisinde bakıyordu. Ayağının yarısı içimdeydi. Müthiş bir zevk sarmalındaydım. Harika bir zevkti bu. İçimin dolduğunu ve prostat bezimin sıkışıp kaldığını hissediyordum. Penisimden incecik zevk sularım akıyordu. Elimi deliğime attım, ve yarısı içimde olan ayağın deliğimin ağzındaki kısmına dokundum. Süperdi. Bağırsağın yani kolonun benim sağ tarafıma doğru kıvrımlandığını bu yüzden ayağının ucunu çok küçük hareketler ile sağıma doğru yönlendirmesini, ayağının ucunu yukarı ya da aşağı değil karşıya bakacak şekilde olmasını söyledim. Hafif hareketlerle yaptım.
S.P.: Çok şaşkınım. Götüne kocaman ayak girdi. Ben götüme yarak girerken zorlanıyorum sen kocaman ayağı içine aldın ve muslutlusun. Bu delik böyle rahat alıyorsa kalın şeyleri sen önceden baya baya deneyimler yaşamışsın demekki.
B.: Sana anlattığım şeyler dışında farklı deneyimlerim olmadı ama keyfini aldığım için epey bi geliştirdim kendimi bu konuda :)
S.P.: Maşallah nazar değmesin ?
B.: Ayağının geri dışardaki kısmı vazelinli mi?
S.P.: Bileğime kadar bolca vazelinli şu anda.
B.: Tamam, topuğunu hafifçe yerden keserek ayağını yere paralel şekilde tut.
S.P.: Tamam.
Ayağını yere paralel şekilde ayarladıktan sonra elimle topuğundan tutup kendime doğru çekerken aynı ayda hafifçe ıkınmamla birlikte yavaşça girmeye başladı ve ayak bileğini taşaklarımda hissettim. Ayağının topuğu ve bileği hariç hepsi içimdeydi. Bu durumun içimde oluşturduğu doluluk ile prostatıma uygulanan baskı beni yeterince etkilemeye yetmişti. Penisim olabildiğince sertleşti. İnanılmaz bir şekilde kasılmaya başladım. Penisimden fışkıran spermler havai fişek gibi yükselip yağmur damlaları gibi üzerime düşüyorlardı. Her kasılmamda ayağının kıvrımlarını hissediyordum içimde. Her kasılmamda daha fazla içime almak istercesine emiyordu ayağı deliğim. Ben zevk denizinde yüzerken kısa süreliğine göz göze geldiğim partnerim olan biteni şaşkınlıkla izliyordu. Kaç kez kasıldım, kaç kez fışkırdım sayamadım. Kasılmalarım bittiğinde halsiz bir şekilde kalakaldım. Kıpırdayacak dermanım yoktu. Deliğimde kasılmaların ardından iyice saldı kendini.
S.P.: Çıkarmamı ister misin?
B.: Yavaşça çıkar.
S.P.: Tamam.
Yavaşça çıkardı. İçimde bir boşluk oluşmuş gibiydi. Partnerim deliğime baktı ve;
S.P.: Bu nasıl bir boşalmaydı böyle her yer sperm oldu. Acayip kasıldın ayağım acıdı, kemikleri birbirine geçecekti resmen. Ayrıca buraya kocaman ayak girdi çıktı ama hemen sımsıkı kapandı.
B.: E kapanacak tabi. Kırk yılda bir ayak girdi diye açık kalacak hali yokya ?
S.P.: Baştan çok sevebileceğimi düşünmesem de götle oynamak hoşuma gitti. Ben sevdim bu işi. Biraz dinlen bir de el sokacağım. Ayak girdi şimdi alışmıştır el rahat girer. Bakalım kolum nereye kadar girecek. Kırk yılda bir değil artık ben sürekli sokarım sana elimi kolumu ayağımı bacağımı. Yarın bir gün götüm esk**i yeter deme bana da baştan konuşalım ?
B.: Daha bir kere deneme sayılabilecek bir tecrübe yaşadıktan sonra senden bunları duyuyor olmam beni hem şaşırttı hem korkuttu doğrusu.
S.P.: Korkma canım. Sana zarar verecek değilim elbette ama sınırlarımızın içinde keyfini çıkarırız güzel güzel.
B.: Tamam öyleyse.
Temizlendik, dinlendik. Ben biraz dinlenmek için yatak odasına uzandım. Hafif şekerlemenin ardından partnerim tıkırtıları ile uyandım. Kendisine daha önce farklı objelerle de bu tür şeyler yapılabileceğinden bahsettiğim. Konuya vakıftı. Zira kendisi de mastürbasyon gibi işler için bu tür objeler kullanıyordu. Yanına gittiğimde sana hediye sepeti yaptım dedi gülerek. Yarım litrelik su şişesi, dolapta bulduğu kalın bir kemer patlıcan ve deodorant şişesi vardı elinde. Hepsini güzelce streç filmle kaplamış. Streç film yüzeydeki olası pürüzleri ortadan kaldırdığı için iyi oluyor.
S.P.: Bunları sırayla sokacağım az sonra.
B.: Deodorant şişesi vız gelir tırıst gider, su şişesi varlığını hissettirir ama o patlıcanı bu eve hangi vatan haini sokmuş bu ne ya insanı sakatlar bu ?
S.P.: Ben bilmem ama patlıcandan önce bi el sokarım istersen.
B.: O patlıcandan önce ne soksan zor ama deneyelim bakalım.
Üst yani sapına doğru incelen ama alt kısmı en az 1.5 litrelik şu şişesi kadar kalın bir patlıcandı. Dolapta iki patlıcan varmış. Diğeri yumuşamış, bozulmaya başlamış. O sebeple bunu seçmiş. Diğer şeyler kolay girer bir şey anlamazsın bu biraz zorlar macera olur diye seçtim dedi, iyi dedim bende, deneriz.
Eline hijyenik eldivenlerden giydi. İlk yaptığımızda sonra elindeki ayağındaki vazelini temizlemek için çok uğraştı. Bu sebeple vazelini vücuduna bulaştırmak istemedi haklı olarak. Parmaklarını vazelinledi. Önce bir iki parmak ile deliği yağladı ve deodorant şişesi ile biraz gir çık yaptı ama bu çocuk oyuncağı gibi oldu tabi. Deodorant şişesi çok rahat girip çıkabiliyordu. Biraz sokup çıkardı, sonra şişeyi komple içime soktu. Zaten belli bir noktadan sonra sokulan şeyi cup diye yutuyor delik. Sonra hemen ıkınarak çıkardım. İnternetteki haber sitelerinde götümdeki nesne ile çekilmiş röntgen görüntümü koyarak haberimi yapmalarını istemem ? Örnekleri çok. İnternette araştırıldığında götüne koca koca cisimler sokup tekrar geri çıkaramayınca hastaneye başvuran amcaların haberleri dolu ? Neyse çıkarmak için çok fazla derine itilmedi ise biraz ıkınıp yine belli bir noktaya kadar çıkarınca da delik kendiliğinden dışarı atıyor nesneyi. Partnerim deodorant şişesi ile epeyce oynadı ve sonra parmakları ile 3 ve 4 parmak sokarak devam etti. Gidişat kolay olduğu için elini sokmayı denedi. Ayağı ile yaptığı ve ayağını içimde bir müddet beklettiği için elinin girmesi çok kolaydı. Nitekim öyle de oldu. Orta ve yüzük parmakları altta, işaret ve serçe parmağı üstte eli düz şekilde baş parmağı da avcunun içinde olacak şekilde deliğime ittirdi. Baş parmağının el ile birleştiği boğuma kadar çok rahat girdi. O boğum en kalın noktaydı. Orda zorladı. Hafif çekti yine bastırdı. Bastırması ile birlikte en deliğin en dar yerine elinin en kalın yeri geldi ve hafif bir ittirme ile delik elini içime doğru çekiverdi. Deliğin bu şekilde içine çekmesine partnerim yine şaşırdı. Kolunun el bileği ile dirseği arasında kalan kısmın 3'te 1'i kadarı girmişti.
S.P.: Kolum girdi sayılır dışarda bişey kalmadı ? Bu arada için acayip sıcak.
B.: ? 3 - 5 santim da kadar girer daha fazlası girmez.
S.P.: Var mısın iddiaya ?
B.: Ben varım ama bu işin asıl öznesi göt bey bu işe ne der bilemem ?
S.P.: Hafif ittireyim mi?
B.: İttir. Vazelin var mı kolunda?
S.P.: Biraz süreyim kolumda yok.
B.: Tamam.
Daha öncesinde kolonun yapısı hakkında fotoğraflar üzerinden bilgi vermiştim. Yani belli bir yerden sonra kıvrıldığını, bu kısma gelince sürecin tıkanabileceğini, tıkanan kısımda eline kolonun şekline göre yön vermesi gerektiğini anlatmıştım. Benim yüzüm yukarı gelecek şekilde uzanmam ve partnerimin de sağ elini kullanıyor olması bu açıdan elverişliydi ve partnerim tam anlamıyla el becerisini iyi kullanıyordu. Kolunun dirseğe kadar olan kısmının yarısını bir ittirişle soktu. Dirseğe doğru kalınlaşan kolunun kalınlığını hissedebiliyordum. Bu hem deliğin ağzında hem de içimde harika hisler yaratıyordu.
S.P.: Ben yolumu buldum ama sen ilerlememi istersen ilerlerim.
B.: Ben galiba kendi rekorumu kırıyorum şu anda ama sorun yok ilerlemeye devam et.
Partnerim yavaş yavaş milim milim sokuyordu. Muhtemelen tranverse kolon denilen enine kolona doğru bileğini bükmek suretiyle elini enine kolona sokmayı başardı. İnen kolon adı verilen rektumdan sonra yukarıya doğru devam eden kısma da el bileği ve dirseği arasındaki kolunu yerleştirdi. tam anüs ağzında yani göt deliğimde de dirsek kemiğimi hissettim. 40 cm uzunluğunda gibi kol içime girmişti. Bu benim için bir rekordu. İnanılmaz haz veren harika anlar yaşıyordum. Boşalmamak için kendimi zor tutuyordum.
S.P.: Hazır olduğunda haber et bir hışımla omzuma kadar sokayım komple kolun girmesine bişey kalmadı artık ?
B.: Bir milim daha girerse tüm menilerim ile boşalmaya hazır bir bomba gibiyim şu an ?
S.P.: aa öyle hemen boşalmak yok, ben daha oyun oynamaya yeni başladım. O kadar malzeme hazırladım daha onları sokmam lazım. İlkinde de boşaldıktan sonra ölü gibi yatıp dinlenerek kendine gelebildin. Şimdi yine boşalmanın ardından dinlenmeni bekleyemem. Çıkarıyorum o zaman yavaştan.
B.: Tamam tamam kızma istediğin kadar oyna al senin olsun ? çıkar yavaş yavaş. İlk defa bu kadar ileri gittim çok da zorlamayalım ilkinde.
S.P.: Çok da zorlanmış sayılmazsın gayet de rahat girdi ?
B.: ?
Yavaş yavaş çıkardı. Dirseğinin deliğimden dışarıya çıkışını, elinin enine kolondan inen kolona doğru dönerek gelişini, kolunun yavaş yavaş içimi terk edişini, en küçük detayına kadar hissediyordum. Harika bir histi. En son eli geldi ve çıkarken hafifçe takıldı deliğe. Girerken olduğu gibi zorlanmadı ama. Kalın yeri çıktıktan sonra kalan kısmını deliğim dışarıya itiverdi. Koluna baktık ikimiz de. Nereye kadar girdiği belliydi. İnceledim ve başarılı bir iş yapmış gibi hissettim ben kendimi.
S.P.: Su şişesine hazır mısın?
B.: Ne şişesi damacanaya bile hazırım ben :)
S.P.: Geliyor o zaman.
B.: Gelsin.
Vazelinledi yarım litrelik su şişesini. Kapak kısmı dışta kalacak şekilde şişenin dip kısmını dayadı deliğe. Eğilip bükülmemesi için içinde su vardı şişenin. Partnerim böyle şeyleri akıl edebilen zeki ve becerikli biridir gündelik hayatında. Kapak kısmı avcunun ortasında parmakları da şişenin çevresinde olacak şekilde güç ve denge alarak ittirdi. Şişe anüsümün dış büzüğünü kolay geçti ve iç büzüğe kadar ilerledi. İç büzüğü gerdirdi. Gerilmeyi hissettim ve durmasını istedim. Bir süre durduktan sonra kendimi rahat bırakıp hafif ıkınarak sokmasını istedim. Bastırması ile iç büzüğümü geçmesi bir oldu. Şişe rektuma ulaşmıştı. Çok inceden bir sızlama oluştu ama verdiği zevkin yanında esamesi okunmazdı. Çok güzel bir zevk verdi. Şişenin yarısı içimdeydi. Hiç bana sormadan bir anda yine ittirdi ve şişenin tamamını soktu.
S.P.: Bu iş bu kadar :)
B.: Ooooooh bi haber verseydin bari.
S.P.: Niye hoşuna gitmedi mi?
B.: Gitti gitmez olur mu çok güzel oldu.
S.P.: Bakıyorum da götüne giden hoşuna da gidiyor ?
B.: Dalga geçme şu an keyfim yerinde.
S.P.: Geçmiyorum ya eğleniyoruz işte. Biraz oyun oynayayım mı deliğinle?
B.: Nasıl istersen.
Şişenin kapak kısmından tutup biraz daha ittirdi.
B: Ne yapıyorsun içeri kaçıracaksın.
S.P.: Yutabilecek misin diye baktım çok da güzel yutabiliyorsun ?
B.: Başımıza iş çıkartma da soluğu hastanede almayalım, haberlere konu olmayalım ?
Sonra şişenin yarısını geri çekti. Yine sonuna kadar soktu onun deyimiyle yutturdu. Bu hareketleri biraz daha tekrarladı ve bu kez şişenin hepsini çıkardı. Sonra elini soktu. Artık giriş çıkışlar çok rahatlamıştı. Elini biraz sokup çıkardıktan sonra şişeyi tekrar deliğe dayadı. Bu sefer şişenin üstünde parmaklarını hissettim.
B.: Ne yapıyorsun?
S.P.: A ama sende pek bi meraklısın, az bekle anlarsın zaten.
B.: Tamam tamam ?
3 parmağı ile birlikte şişeyi zorladı. İlk kısım rahat girdi ancak iç büzüğe geldiğinde ben bi ahladım.
S.P.: Çok canın yandı ise çıkarayım mı?
B.: Yok hayır çok yanmadı.
S.P.: Tamam devam ediyorum.
B.: Tamam.
O kısımda hafif hafif ileri geri yaptı sonra bir anda bir yüklendi ama bu sefer acıdığını hissettim. Baş parmağı ile taşaklarıma masaj yapmaya çabalıyordu.
S.P.: Meraklı beyefendi. Şu an şişe ve dört parmağım avuç içimde dahil içinizde. Size hem bir rapor vereyim hem de halinizi hatrınızı sorayım dedim. Nasılsınız bakalım?
B.: Ben kendimi aşıyorum galiba. Bu nasıl oldu anlamadım. Biraz acıdı ama bu kadar olabileceğini düşünmemiştim.
S.P.: Geçer geçer merak etme.
B.: Ya sen bu işi iyice ele aldın pek bi benimsedin. Baya baya patronluk yapıyorsun şu an bana.
S.P.: ? çok hoşuma gitti sevdim bu işi. Hem deliğe bir şey nasıl girer nasıl olur ben de biliyorum sonuçta bende de iki tane aktif olarak kullanılan delik mevcut ?
B.: Sende haklısın ?
Biraz içimde beklettikten sonra şişeyi ve elini çıkardı. Tekrar elini sokup çıkardı. Ardından avuç içi yukarı bakacak şekilde elini deliğime ayarladı ve avcuna şişeyi koydu. Eli alttan şişe üstten deliğimi zorlayacaktı. İttirmeye başladı. Yavaş yavaş itiyordu. Yarısına kadar rahat girdi. Biraz öncekine göre bu sefer tüm eli vardı. Baş parmağının olduğu, elinin en kalın noktasına gelince acıdı. Partnerime söyledim geri çekti tekrar yüklendi yine acıyınca daha fazla zorlamadan çıkardık. Delik her geçen dakika daha fazla zorlanıyordu. İyice açılmıştı ama el ile şişeyi aynı anda alabilecek genişliğe ulaşmamıştı. Bu yüzden fazla zorlamadık.
S.P.: Ben alabileceğini düşünmüştüm ama aslında alışması için avucumda şişeyle birlikte girmeye çalıştım.
B.: Afedersin de neye alışması için? Daha neye alışacak ki?
S.P.: Tabi ki de gecenin solisti patlıcana ?
B.: Aaa ben onu unutmuştum ama.
S.P.: Ben her türlü hazırlığımı yaptım sen yattığın yerde olacaklara konsantre ol.
B.: Tamam ama o patlıcan biraz zor bence. Sap kısmına doğru sorun yok ama alt kısmı çok geniş. Alt kısmından sokacağın için girmesi çok zor. 1,5 litrelik su şişesi kadar var neredeyse çapı.
S.P.: Sen bana bırak, olumsuz düşünürsen vücudun da ona göre sıkar kendini. Sen olacakmış gibi olumlu düşün tüm kasların ,sinirlerin, hücrelerin de ona göre hareket etsin.
B.: Tamam hadi bakalım o zaman.
Daha öncesinde güzelce streç filmle kapladığı patlıcanı güzelce vazelinledi. Patlıcan 20 cm'den büyük uzun kalın kocaman bir patlıcandı. Ben kısmen ya da zaten hepsinin girmesine ihtimal vermiyordum. Partnerim de ilk 10 cm'lik kısmını vazelinledi güzelce. Ama sanki hepsini streçlemiş, streci de uzatıp sap kısmındanda uzun şekilde ip gibi yapmıştı. Patlıcan konik şekilde olduğu için hepsi girerse çıkarırken zorluk yaşanması durumunda sapına güvenmemiş bu ip gibi olan kısım dışarıda kalacağı için oradan tutup çekilebilir. İnce düşünüp bunu bile hesap etmiş olmasına sevindim ama o patlıcanı sokmaya kararlı olmasına da üzüldüm doğrusu.
S.P.: Hadi başlayalım.
B.: Beni karıştırmayın siz ister başlayın ister başlamayın beni ilgilendirmez ?
S.P.: Tamam biz başlıyoruz sen de güçlü şekilde ıkın bakalım.
Ben ıkınmaya başladım. O da patlıcanı dayadı var gücüyle yükleniyordu. Patlıcanın girmesine imkan vermiyordum ben çok kalındı ama o çok inanıyor gibi görünüyordu. Ben ıkındıkça ve o itekledikçe patlıcanın bir kısmı resmen deliğimin ağzına oturmuştu. Bana sürekli "ıkın daha güçlü ıkın sal iyice kendini" diye direktifler veriyordu. Son kez güçlü şekilde bir ıkındım ki iteklemesi ile beraber patlıcanın en kalın kısmı deliğimin ağzını komple kapladı. Acı vermişti.
B.: Çok acıdı çıkarır mısın?
S.P.: Dur bekle acele etme şu halde çıkarırsam tekrar acır bekle alışacaksın.
B.: Emin misin çok acıyor şu an.
S.P.: Eminim tabi ki de. Beklersen alışırsın şimdi az kaldı çok zevk alacağız.
B.: Senin zevk aldığına şüphem yok, içindeki mazoşist duygularını besliyorsun şu an.
Biraz daha sohbet ettik. Deliğimin kocaman bir nesne ile doldurulduğunu tüm hücrelerime kadar hissedebiliyordum. Anın fotoğrafını çektirdim ve deliğin o haline baktığımda inanamadım. Patlıcanın yarısı görünmüyordu. Yarısı içimde gibiydi. Çok kalın olmasından dolayı kalça etlerimin içinde olmasından dolayı böyle görünüyordu. Ama anüsümü komple açmıştı. Anüsün dış çeperi sonuna kadar açıktı ama iç çeperi patlıcanın ilk kısmı ile bir miktar açılmıştı sadece. Patlıcanın birkaç santimetre sonraki en kalın kısmı iç çepere gelmemişti daha. En korktuğum kısım orasıydı.
S.P.: Nasıl alıştı mı biraz?
B.: Daha iyi ama hala inceden bir acı var.
S.P.: Geçecek acısı merak etme ilk yaptığın zamanları hatırla ve bugün geldiğin noktaya bak lütfen. Kolay olmuyor hiçbir şey ama netice güzel oluyor.
B.: Tamam peki ama ben hala endişeliyim bunun içime girmesinden. Fena acı vereceğe benziyor.
S.P.: Böyle düşünürsen acı vermeyecek olsa da verir. Alacağın keyfi düşünmelisin. O zaman duyacağın acı azalır alacağın haz artar.
B.: Doğru söylüyorsun.
S.P.: Yeterince alıştığını düşünüyorsan istersen çıkarayım bi dinlen sonra devam edelim.
B.: Çok mantıklı.
S.P.: Tamam hazır ol çekeceğim yavaşta.
B.: Tamam çek ama yavaş lütfen.
10 dakikadan fazladır içimdeydi. Hafifçe çekmeye başladı. Her anını, her milimetresini hissediyordum. Delik patlıcanı öyle sarmıştı ki sımsıkı bırakamıyordu. Patlıcanı hafif hafif çekiyor ama adeta deliği dışarı çekiyor delik dışarı çıkıyordu. Biraz daha güçlü şekilde çekince luuup diye bir ses ile patlıcan delikten çıkıp düşüverdi. Deliğimden içeri serinlik girdiğini hissettim. Resmen içime hava dolmuştu. Kendimi sıkıyor ama deliğimi tam kapatamıyordum.
S.P.: Harika açıldın. Çok güzel genişliyorsun. Kadın olsaymışsın yiyemeyeceğin yarak yokmuş senin ?
B.: İyi gidiyordun ama o son dediğin olmadı. Nasıl benzetme o ?
S.P.: Aman ne var bunda ya sende çok alınma keyfine bak. Bir el atmak istiyorum ben buna müsaadenle.
B.: Tamam tamam. El alışık olduğumuz bildiğimiz bir şey at gitsin:)
Elini güzelce vazelinleyip soktu. Çok çok rahat girdi. Bileğine kadar soktuktan sonra çıkardı tekrar soktu. Olabildiğince rahat girip çıkıyordu. İçime girerken sadece elinin en kalın yeri olan baş parmağının eli ile birleştiği eklem noktası anüs iç çeperini geçerken hissediyordum. Geri kalan yerleri sadece tensel temasını hissediyordum ama deliğe herhangi bir baskı oluşturmuyordu.
S.P.: Bence patlıcanın geri kalanına hazır bu.
B.: Bence de hazır galiba baksana elini hissetmiyorum desem yeridir ?
S.P.: Yine ben bastırdıkça güçlü güçlü ıkın tamam mı?
B.: Tamam.
S.P.: Haydi başlayalım.
Patlıcanı eline aldı vazelinledi ve yine dayadı deliğe. Bende olabildiğince güçlü ıkınmaya başladım. Ara ara nefesimi kontrol edip ıkınmamı tazeliyordum. İteklemesi ile bir çırpıda biraz önce girdiği yere kadar girdi ittirmeye devam ediyordu ama acıdı durmasını istedim durdu.
B.: Acıdı bekle biraz.
S.P.: Tamam nefeslen hazır olunca güçlü şekilde ıkın az kaldı çok haz alacaksın.
B.: Tamam.
Bekledim biraz. nefesim düzene girdi. Hazır olunca hazırım dedim, derin bir nefes alıp kendimi saldım ve ıkınmaya başladım. Bir eli ile patlıcanın sap kısmından tutup itiyor diğer eliyle de patlıcanın ortasından kavramış hem dengesini sağlıyor hem de ittirmeye yardımlıyordu. Bir anda içimde derin bir cızlama hissettim. Anlık bir acı, adeta içimde bir yer kesildi. Patlıcanın kalın yerinin anüsümün en dar en sıkı yerini adeta yararak geçişini tüm bedenimde hissettim. Partnerim patlıcanı bırakmış deliğime gözlerini kilitlemiş izliyordu. Patlıcan konik şekilde olduğu için kalın yeri rektuma ulaşınca anüsüm adeta içeriye doğru çekti patlıcanı. Koskoca patlıcan ilk etapta hızla sonra da yavaşça akıp gitti resmen içime. Anlık hissettiğim acı milisaniyeler sonra rektumumun içini doldurarak prostat bezime inanılmaz bir baskı uygulayan patlıcan sayesinde müthiş bir zevke dönüşmüştü. Elimi arkama attığımda patlıcanın sadece sap kısmına temas edebilmiştim. Yoktu patlıcan. Deliğim yutmuştu kocaman şeyi. İçimde fırtınalar kopuyordu. Tüm boşluklarım dolmuş gibiydi. Boşalmama ramak kalmıştı. Partnerimle göz göze geldik.
S.P.: Harikasın.
B.: İnanamıyorum.
S.P.: Biliyordum yapabileceğini.
B.: Çok keyifli şu an çok.
S.P.: Tamamını yutmak, keyfin en üst seviyesini tatmak ister misin?
B.: Olur.
Patlıcanın dışarda kalan sap kısmını içeriye doğru ittirmesi ile beni inanılmaz bir titreme aldı. Hiç beklemediğim bir anda kıvrana kıvrana fışkırmaya başladım. Dışarıdan biri görse epilepsi nöbeti geçirdiğimi sanırdı herhalde. O kadar çok ve güçlü boşaldım ki spermlerim her yere dağıldı. Partnerim kasılmaların azalınca bir elini deliğime atıp bir eliyle de penisimi kavrayarak penisimden akan son sperm damlalarını yalamaya ve arkadaki eliyle de deliğimin ağzı ile oynamaya devam etti. Boşalmam bitti ve bitap şekilde gevşeyerek kalakaldım. Sadece nefes almaya takatim vardı. Gözlerimi bile açamıyordum. İnanılmaz bir hazdı. Partnerim ise sert şekilde penisimi ve taşaklarımı kavramış sıkıyordu. Canımı acıtacak şekilde değildi ama hissedeceğim kadar vardı. Küçük bir oyun oynadığını anlamıştım. Bu sayede beni kendime getirdi.
S.P.:Kalk bakalım haydi dedi.
Ben elimi arkama attım. Elime sadece streç filmin ip gibi uzatılmış kısmı geldi.
B.: Sapı nerde?
S.P.: Ben son birkaç küçük hamle ile komple yerleştirdim ama sen ince kısımlar olduğu için oraları hissetmedin ?
B.: Sana mı bravo desem kendime mi bravo desem bilemedim.
S.P.: Sen çok iyiydin. Ben böyle bir boşalma görmedim. Her yere fışkırdın.
B.: Boşalacak bir spermim kalmadığını düşünüyorum 
S.P.: Bence de 
B.: Hadi çıkaralım da bir duş alayım şuraları da toparlayalım. Bir şeyler içerken kritiğini yaparız.
S.P.: Neden rahatsız mı etti seni?
B.: Hayır.
S.P.: Neden çıkarmak istiyorsun o zaman?
B.: Benimle mi yaşayacak bu?
S.P.: E dursun biraz sonra çıkarırız. O içindeyken duş alabilirsin, buraları da toplayabiliriz, bir şeyler de içebilirsin. Hatta o içindeyken kritiğini yapmak daha keyifli olmaz mı sence?
B.: Çok tehlikeli bir kadınsın. Tamam o zaman kalsın. Ben duşa gidiyorum.
S.P.: Tamam gir sen duşa bende ellerimi yıkayayım.
Ben ani ve hızlı eğilip doğrulmaktan kaçınarak ( içimde böyle bir şey varken temkinli davranmam gerektiğini biliyorum ) duşa girdim, sonra etrafı ve üstümüzü toparladık. Ben bir şeyler içmek için hazırlanırken partnerim seslendi.
S.P.: İki sokak aşağıda harika bir mekan var oraya gidelim mi hem hava almış oluruz.
B.: Saçmalama istersen.
S.P.: Neden ki?
B.: Olur mu ya içimde kocaman şeyle evden dışarı çıkacağım, sokaklarda gezeceğim, mekanda oturacağım delirdin herhalde sen?
S.P.: Evin içinde gezebildiğine göre sokakta da gezersin, demin kanepeye oturabildiğine göre mekanda sandalyeye de oturabilirsin herhalde.
B.: Ya tamam çıkarmayalım dedin kabul ettim sonra da başka bir maceraya geçtin asıl niyetini söyler misin bana ne yapmak istiyorsun?
S.P.: Bir şey yapmak istediğimi de nerden çıkardın? Ben sadece biraz renk katmak heyecan yaratmak istedim. İstemiyorsan kalsın. Sadece sok çıkar yapıp bedenini tatmin etme bence. Biraz olaya renk kat heyecanlar kat hayata zor şeyler değil bunlar. Kapkalın streç sardım ve dışarıda bir karış tutup çekmeye yeri var. Korkmana gerek yok gireceği kadar girdi içine kaçmaz merak etme. E dışarı çıkma ihtimali de yok.
Sözlerime bozulmuştu belli. O yüzden üstüne gitmedim. Doğru da söylüyordu.
B.: Tamam ya kızma. Ben daha önce hiç denemediğim şeyleri ardı arkasına bir anda sıralayınca panik oldum galiba.
S.P.: Doğru söylüyorsun. Bende fikrini almadan biraz emrivaki yaptım galiba.
B.: Tamam sorun yok. Kabul etmek isterdim ama bu teklifini kabul edebilmem için bir şartım olacak.
S.P.: AA nedir o?
B.: Buttplug’lardan birini de senin götüne takıp öyle gideceğiz. Böylece şartlar eşit olmasa da durumlar eşit olacak. Sen de ben gibi farklı heyecanlar yaşa 
S.P.: Hahaahh. Sanki hiç denemediğim şey. Tamam hangisini istersen getir takayım.
B.: Denediğini bilmiyordum. Tak tabi ama en kalınını 
S.P.: Sen beni hafife alma biz de bu işlerde çok emek harcadık ;)
B.: Almıyorum, alır mıyım hiç. Baksana o parmağında on marifet. Denemediğin şey kalmamış.
S.P.: Hadi getir bakalım puluğunu ben vazelin alayım banyodan.
B.: Tamam.
Getirdim buttplug’ı. Vazelinledi kendini, parmakladı güzelce sonra plug’ı vazelinledi ve plug’ı taktı kendine. Havalar güzel olduğu için etek geçirdi altına. Üstüne de askılı bir bluz giydi.
S.P.: Ben hazırım.
B.: İç çamaşırı giymedin.
S.P.: E macera olsun. Maceraya macera katalım. Korkma plug’ı düşürmem. Zaten kalın düşmez istesem de.
B.: Tamam o zaman bende giymeyeceğim.
S.P.: Senin olmaz. Arkandaki koca şey azdırır seni ve penisin kalkarsa ne olacak? Yolda yürüyemezsin. Risk olur bence boşver.
B.: Bir şey olmaz. Giymeyeceğim.
S.P.: O zaman küçük bir dokunuş yapalım işimiz garanti olsun.
B.: Tamam ne yapacağız.
S.P.: Bekle banyodan flasterle makası getireyim.
Beni tekli koltuğa jinekolog koltuğuna oturtur gibi oturttu. Bacaklarımı yukarı kaldırtıp ellerimle tutturdu. Ne yapacağını sorduğumda sadece bekle diyordu. Bende saldım kendimi beklemeye başladım. O sırada enine boyuna birkaç parça flaster kesti ve koluna yapıştırdı sıra sıra. Önce penisini tuttu ve kabuğunun içine itip uç kısmına sağlamca bir flaster yapıştırdı. Sonra sağ taşağını içine itti ve üzerine flaster yapıştırdı. Aynısını sol taşağıma da yaptı. Sonra penisimi göt deliğime doğru çekip bir flaster daha yapıştırdı. En son makaradan kalın bir flaster kesip yukarıdan aşağı komple bantladı. Ardından kolundaki kalan parçalar ile patlıcana sardığı streçlerin dılarda kalan kısmını toparlayıp kuyruk sokumumun olduğu kısma doğru yapıştırdı. Fotoğraf çekti ve hadi kalk bakalım dedi. Elimi attım şöyle bir de eğilip baktım. Ayağa kalktık beraber telefonda fotoğrafa baktım.
B.: Sen ne yaptın, nerden öğrendin bunları benim aleti kaybetmişsin resmen.
S.P.: Erkeklerin çok farklı bir fantezi dünyaları var. Çoğu gördüğü her şeyi denemek istiyor. Geçmişte bazı tecrübeler edindik biz de iste nerde öğreneceğim okulu yok ki bu tür şeylerin 
B.: Haklısın. Senden korkulur vallahi.
S.P.: Korkma korkma. Haydi giy bakalım tiril tiril bir şortta çıkalım artık.
B.: Tamam.
Biz o halde çıktık dolaştık gezdik sonra bir mekana gidip oturduk. Bu bana neler neler yaptı. Tuvalete gitti dönüşte arkamdan omuzlarıma bir abandı patlıcanı iki kat hissettim içimde. Zaten götümün ucunsa oturuyorum. Neyse sonrasında mekanda müşteri olmamasından ve bulunduğumuz bölümün uygun olmasından dolayı maceralarımız sırasında çektiği fotoğrafları gösterdi, frikikler verdi, ayağını bahanelerle gözüme soktu resmen, sandaletini çıkarıp ayağını bacağıma sürttürdü, ortam uygunken yere attığı bir şeyi alma bahanesi ile götündeki oyuncağı bile gösterdi. Bir süre sonra o flasterlerin altındaki penisim artık patlayacak şekle geldi ve içime içime titreye titreye boşaldım. Bana bunu da yaptı. Ne yapacağımı şaşırdım. Hemen tuvalete kalktım. Dışına sızan spermleri peçeteyle falan sildim ama flasteri bozmadım. Şorta geçmemişti iyi ki. Sonrasında baya çarşı pazar dolaşıp alışveriş falan yaptık çok uzaklaşmadan. Yediğimiz içtiğimiz şeyler, gezinti, o kadar anal mastürbasyon derken benim bağırsaklarda bir hareketlenme olmaya başladı. Eve geçtik hemen. Üstümü çıkardım ben hemen banyoya geçtim domaldım. Partnerim geldi tabureyi alıp arkama geçip oturdu. Flasterle yapıştırdığı streç filmi eline alıp flasterle tutamak yaptı kendine. Sonra elini vazeline daldırıp ve bol vazelinle deliğimi parmaklamaya başladı. Bir eliyle streç tutamağı tutuyor diğer eliyle de deliğimin ağzını ve içini yağlıyordu. Banyodaki aynadan bakıldığında bir eşeğin kuyruğunu kaldırmış götüyle oynuyormuş gibiydi. İçimdeki parmakları ile patlıcanın sapını tuttu, dışardaki eliyle de streci çekmeye başladı. Bana hadi ıkın daha fazla hadi bir daha gibi talimatlarda bulunuyordu. Tam biraz yol alıyoruz yorulduğum için dinlenmek istiyorum patlıcan cup diye giriveriyor kendiliğinden. Sonra hadi bir daha bir daha derken biraz fazlaca ve sert çekmenin de etkisiyle laaap diye bir ses geldi ama gözümde şimşekler çaktı resmen. Beynim zonkladı. Götüm nasıl sızladı anlatamam. Uzanıverdim yüzükoyun.
S.P.: Doğum başarıyla gerçekleşti, nur topu gibi bir patlıcanın oldu, gözün aydın.
B: Gözümü açamıyorum ne gözün aydını.
S.P.: Hadi bakalım geçti gitti bu işte.
B: Kapatamıyorum şu an.
S.P.: Kapanır merak etme. Ufak kılcak kan lekeleri var ama korkmaya gerek yok bilirsin zaten olabiliyor böyle şeyler.
B: Olsun. Fotoğraf çeksene bakarız az sonra.
S.P.: Tamam. Bir el atmak istedim şu an müsaade var mı?
B: Tamam.
S.P.: İnanılmaz rahat girdi farkettin mi?
B: Girdi mi? Ben girdiğini bile farketmedim.
S.P.: Ya dalga geçmesene. Hadi kalk yıkan.
B: Tamam duş alıp geliyorum.

Patlıcan girdiğinden daha zor çıktı. Ikın ıkın ıkın dışarıdan çek çek çek delik de haliyle daralmış zor bela çıkardım. Kılcal kanamalar oluştu haliyle ufak çaplı. Ama önemsizdi geçti hemen. Duşa girip deliğimin içine su tutup suyla içini yıkadım resmen. Sonrasında kremledik ağzını dışını falan, bir de partnerimin günlük pedlerinden koyduk tedbir amaçlı. Bir süre deliğim kapanmadı. İçine hava girdiğini hissedebiliyordum resmen. Sonrasında kendiliğinden daraldı gitti. 24 saat geçince bir şey olmamış gibiydi sanki. Ama bundan sonraki denemelerimde çok rahat ettim, kolay alıyordum artık.
Acayip maceralı bir deneyimdi. Çok keyifliydi. Aklıma gelmeyen bir sürü güzel şeyi yaptık yaşadık. Partnerin bu işlerde ne kadar önemli olduğunu söylememe gerek yoktur herhalde.
Anal mastürbasyon ya da prostat masajı, adına ne derseniz deyin hayatın bir gerçeği bu. Erkeğin anatomisinde var olan bir durum. Yaşayanlar bilir. Herkesin yaşadığı ya da yaşayacağı deneyimin boyutu farklı olabilir buna saygı duyarım. Benim deneyimlerim bunlar. Maalesef okumayan, araştırmayan, öğrenmeyen cahiller bunu gaylıkla karıştırır. Kimin ne dediğinin bir önemi yok, bilim yalan söylemez. Araştıran gerçeği görür. Bu konuyu da böyle özetleyerek hikayemi fazla uzatmadan burada bitirmiş olayım.
Tabularını yıkmış ve seks konusunda tecrübeli bir kişi olduğum için çok güzel birçok deneyimlerim oldu. Paylaşmak istediğim ve haliyle sıradan olmayan bazı hikâyeleri sizlerle paylaşmak ve ilerde benim için de dönüp okuyabileceğim birer anı bırakmak istediğim için yazıyorum.
Bu deneyimimizden sonra bir süre daha bu tür şeyler denedik seks partnerimle. Zaman içinde biraz da birbirimizden sıkılmıştık. Son zamanlarda birkaç kere sana bir koca lazım deyip durmaya başlamıştı, çok da sinir oluyordum ama öylesine söyleyip geçtiği bir şey olduğunu düşünüyordum. Bir gün seni kocayla tanıştıracağım onunla çok güzel zamanlar geçirirsin dedi ve benim şalter attı yükseldim.
B: Başlatma kocana da sana da sinirimi bozuyor artık şu muhabbetin. Ben gay değilim, karıştırıyorsun galiba. Çok lazımsa git kendine bul koca moca her ne zıkkımsa..
S.P.: Dur ya dur. Sandığın gibi değil. Senle biraz eğlenmek istemiştim. Biraz da arkadaşımın onayını almadan bu konuyu açmak istemedim doğrusu. Arkadaşımla görüştüm, senden bahsettim ve biraz olsun da yaşadıklarımızdan. Çok detay vermedim. Prostatından zevk almayı keşfetmiş biri olarak bahsettim sadece. Tanıştıracağım arkadaşımın lakabı koca, kendisi kadın 
B.: Ya baştan söyleseydinya neden beni sinir ettin o kadar. Umarım hakkımda başka bilgi vermemişsindir.
S.P.: Hayır vermedim. Seninle görüşüp onaylarsan ikinizi yüz yüze tanıştıracağımı söyledim ona. Tabi sana da söylemiş oldum şimdi. Okey dersen tanıştırırım uyarsa takılırsınız.
B.: Bilmiyorum olabilir aslında ama nedir necidir kimdir bu arkadaşın. Hem lakabı neden koca?
S.P.: Anlatayım. Birkaç sebepten dolayı aramızda ona koca deriz. Dışarda ya da başkasının yanında demeyiz zaten kızar koca dememizi pek sevmez. Onu gerçekten tüm yönleri ile tanıyan birkaç arkadaşız ve en çok o yokken kendi aramızda kullanırız koca tabirini. Biri kadın partnerlerini straponla siker. Çoğumuza çok kez kocalık yapmıştır sağolsun. İkincisi kendisi de biraz koca, yani kocaman. İri yapılı ama hoş bir kadındır ama güzeldirde. Ancak erkeklere karşı ilgili değildir. Çok belli etmek istemiyor olsa da kendisi de erkeksilik barındırıyor. Diğeri de yabancı filmlerdeki koca ayak tabiri vardırya hani. Öyle işte ayakları 43 numara. Erkek spor ayakkabısı giyer genelde 
B.: Ya bu ne ya ben istemem böyle biri ile tanışmayı.
S.P.: Tanış sonrasına sen karar ver. Güzel, efendi, vakit geçirmesi keyifli bir arkadaş kendisi.
B.: Bilemiyorum. Düşünelim bakalım.
S.P.: Tamam.

Derken lakabı “Koca” olan bir kadın arkadaşı ile tanıştırdı. Seks partnerim bizi tanıştırdıktan sonra koca’da benim erkek olmamın, bende de onun erkeksi ve kocaman olmasının tedirginliği ile bir arkadaşlığımız başladı. Vücut iriliğine sonradan alıştım ve hatta hoşuma da gitti sonradan. Saçlarını uzattı, giyim tarzını değiştirdi, bakım yapmaya başladı ve haliyle erkeksiliği de ortadan kalktı zamanla. Mesela 43 numara o kocaman ayaklarına tavsiyemle düzenli ve sıksık bakım ve pedikür yaptırdı, tırnak uzattı ve sürekli ojeli sürmeye başladı. Ayak fetişistlerinin gözdesi Goddess Grazi’nin ayaklarından daha harika bir tablo çıktı ortaya. Çok farklı ama bir o kadar da hoş deneyimlerimiz oldu koca’yla. Sonradan hikayemiz çok farklılaştı tabi kendisiyle. İstenirse Koca’yla yaşadığım hikayeyi de sizlerle paylaşabilirim.
Saygı ve sevgiler…
Published by prostatmasaji
3 years ago
Comments
1
Please or to post comments
myronik 2 years ago
Lütfen olayları iri kadınla, "eş" ile de anlatın. Teşekkürler
Reply