zaporn.net
Sevgilimin Annesiyle 3

Sevgilimin Annesiyle 3

Eve geldiğimde, Cenk salonda laptopunu açmış internette geziniyordu.

“Naber kanka?” deyip ensesine vurdum ve “Ne konuşacaktın lan bugün? Telefon gelince acil çıktım, kusura bakma…” dedim. Cenk laptopu kapattı ve

“Eda ile ilgili konuşacaktım kanka…”

“Ne olmuş Eda’ya? Aranızda sorun filan mı var?”

“Sence Eda nasıl bir kız?” dedi.

“Ulan manitanı tanımıyor musun amına koyum?” dedim.

“Yok oğlum, o anlamda değil. Yani tipi, vücudu falan nasıl? Onu beğeniyor musun, bunu soruyorum sana…” diye sordu. Anlamsızca bakıyordum,

“Abi, iyi güzel, hoş kız yani!” dedim. “De… Benim beğenip beğenmemem önemli değil ki, sen beğeniyorsun işte…”

“Peki, sen hiç Eda'yla… Şeyy… Eda’yla düşündün mü?”

“Neyi düşündüm mü?” dedim.

“Neyi olacak lan, Eda’yla sevişmeyi!” dedi.

“Haydaa… Kanka, kankamın siktiği kızdan bana ne? O senin sevgilin oğlum! Ne diyorsun sen?” Cenk biraz geveledikten sonra sonunda ağzındaki baklayı çıkardı,

“Oğlum, açık konuşacağım. Uzun zamandır Eda'yla seks yaparken değişik fantaziler kuruyoruz.”

“Eeee? Sakın…?”

“Yani… Bunların arasında üçlü seks olayı da var. Biliyorsun, ciddi takılmıyoruz biz… O da, ben de birbirimizi seks için kullanıyoruz. Eda'nın fantazisinde sen varsın hep, bazen benle sikişirken Ertunç diye böğürüyor kız!”

“Hassiktir… Gerçekten mi?”

“Valla kanka… Her seviştiğimizde seni katıyor olaya… İşte, Ertunç da okşasın beni… Cenk sen beni sikerken Ertunç memelerimi emsin… İkiniz beraber sikiyorsunuz beni… Böyle şeyler işte…”

“Peki sen ne düşünüyorsun? Kızı sikerken benden bahsetmesi seni germiyor mu?”

“Kanka… Açıkçası benim de fantazim, Eda'nın bir başkası tarafından sikilmesini izlemek! Azgın kancık beni de kendine benzetti. İkimiz de daha çok azıyoruz, bu hayallerle kendimizden geçiyoruz, bitiriyor bizi…”

“Arkadaş, siz sadece seks için berabersiniz, bunu biliyordum. Ama yine de bana ters gelen bir şeyler var. Yani en yakın arkadaşımın karşısında nasıl çıplak durayım ben? Peki, sen bize bakarken ben nasıl Eda'yı sikeyim?”

“Kanka, benim de hiç tecrübem yok bu konuda… Pornolarda görüyoruz işte… Millet üçü beşi bırak, toplu orji yapıyorlar, kim kime dum duma… Herkes tuttuğunu sikiyor. Biz alt tarafı üç kişiyiz şunun şurasında…”

“Doğru diyorsun da…”

“Ne olacak amına koyum, ben de senin karşında çıplak olacağım! Olmazsa karanlıkta yaparız bu işi! Ne diyorsun? Tamam mı? Eğer istiyorsan, Eda yarım saate kadar buraya gelecek!” dedi.

Bir gün içinde ikinci şoktu bu benim için. Eğer ilişkileri ciddi olsaydı ve Cenk buna rağmen gelip sırf kendi fantazisi için bunları bana söyleseydi, herhalde Cenk'i orda bir güzel döverdim.

Ama zaten amaçları belliydi, gerçek anlamda sevgili bile değillerdi. Sadece seks fantazilerini uygulamak istiyorlardı. Ben de,

“Tamam anasını sikeyim!” dedim. “Üç günlük dünyada biz de keyfimize bakalım.” Cenk güldü cevabımı duyunca,

“Anasını sikmene gerek yok kanka… Eda’yı sik yeter…”

Yarım saat sonra Eda kapıdan içeri girdi. Yurtta kalıyordu, ama bizim evin anahtarı vardı kendisinde… Cenk yanımda oturuyordu. Önümüzdeki sehpada votka, kırmızı şarap şişesi ve kadehler, bir iki meyve filan… Çilingir sofrası kurmuş, o gelmeden biz ikişer duble sallamıştık bile…

Eda salona girince Cenk'le bakıştılar. Cenk başını ‘Tamam!’ der gibi sallayınca, Eda yanıma geldi, koltukta diğer yanıma oturdu. Onun sevdiği kırmızı şaraptan almıştı Cenk, bir kadeh doldurup uzattı, bize de birer votka koydu,

“Haydi arkadaşlar, sağlığımıza…” diyerek kadehini kaldırdı. Kadehleri tokuşturduk. Kafaya dikip fondip yaptık biz erkekler, Eda da okkalı bir yudum aldı şarabından… Kadehimi doldurması için Cenk’e uzattım,

“İçelim kanka…” Eda da dikti kadehini, o da kendine şarap doldurdu,

“İçelim Ertunç… Sevgiliden ayrılık acısını iyi söker bu meret…” dedi gözlerimin içine bakarak dudaklarına götürdü kadehi… Bir yudum aldı tekrar kocaman… Etli dolgun dudaklarıyla kadehin kenarını okşayarak bakıyordu bana…

“Yok be Eda…” dedim. “Acı yok… Sizin gibi fuckbody idik biz de… Herkes yoluna anasını satayım. Daha güzel böyle, acı yok, üzüntü yok…”

Eğildim sonra, dudaklarına bir öpücük kondurdum. Dönüp Cenk’e baktı, sonra da bana… Gülümsedi. Elindeki kadehi sehpaya bırakıp kollarını boynuma doladı, içine çekerek dudaklarımı öpmeye koyuldu,

“Evet canım… Böyle daha güzel… Keyfini çıkaralım biz de…”

Üçümüzden de çıt çıkmıyordu. Ben akışına bırakmıştım olayı. Dudaklarımız birbirine kavuştu Eda'yla. Dudaklarını vantuz gibi emerek öpüşmeye başladık. Dillerimiz birbirine girdi, ben iyice döndüm Eda'ya doğru…

Arkamda da Cenk vardı. Ne yaptığını bilmiyordum. Cenk bir süre sonra kalkıp içeri gitti. Eda'yla daha rahat öpüşüyordum böylece. Üstündeki tişörtü çıkardım. Mor sütyeninin içinde göğüsleri oldukça çekici görünüyordu.

Eda kucağıma çıktı, oturdu. Artık kot pantolonum iyice sertleşen sikimi rahatsız ediyordu. Bunu anlayınca kalktı ve fermuarımı açtı, indirdi kotumu. Sonra kendi kot pantolonunu çıkardı. İnce, tanga külodundan amının bir kısmı görünüyordu, sulanmıştı.

Tekrar kucağıma oturdu, boynumu emmeye başladı. Mosmor etmişti boynumu… Boynumu emerken elimi sütyeninin kopçasına attım, çözdüm ve memelerini ortaya çıkardım.

Meme uçları kabarmıştı kızın… Ekin'inkiler oldukça iri göğüs ucu halkaları varken, Eda’da oldukça küçüktü, üstelik meme ucu pespembeydi. Elimi göğüslerine atıp onları yoğurmaya başladım. Dilim de meme uçlarında geziniyordu.

Zevk alıyor, bütün vücudu kasılıyordu Eda’nın… Yavaş yavaş emiyordum memelerinin uçlarını, tadlarını çıkara çıkara… Bu süre zarfında sesimiz bile çıkmıyordu, sanki sevişmeye programlanmıştık kendimizi. Meme uçlarını emiyordum halen. Eda saçlarımı okşuyordu.

Kucağıma aldım, kaldırıp Cenk'in yatak odasına götürdüm. Cenk yatakta uzanmış, sikini okşuyordu. Bizi görünce, kalktı ve sandalyeye geçti, biz de onun yerine yatağa uzandık. Cenk umurumda değildi artık, beni çıplak görmesini umursamıyordum bile…

Tişörtümü çıkardım, Eda'nın üstüne çıktım. Göbeğini yalayarak, artık sırılsıklam olmuş külodunu çıkardım. Kılsız, tamamen pürüzsüz amcığına hemen dilimi attım. Dilimle birkaç kez amının dudaklarını yalar yalamaz boşaldı Eda…

Bütün sıvılarını emdim, Eda kasılmaya devam ediyordu. Halen sesimiz çıkmıyordu, sadece duyulan tek ses Eda'nın çığlıklarıydı. Hatta bu çığlıklar o kadar güçlü çığlıklardı ki, çalan kapının sesini bile duyamamıştık.

Ancak Cenk de kalkıp Eda'nın ağzına sikini sokunca, Eda'nın sesi kesilmişti ve kapının çaldığını öyle duyabildik. Cenk'le birbirimize şöyle bir baktık, ben kalkıp bakmaya gittim, gelen kim diye…

Kapının dürbününden baktığımda, Şennur hanım kapıdaydı.

Donup kalmıştım. O halde kapıyı açamazdım, çırılçıplak ve sikim kalkık bir halde… Hadi açsam bile, içerideki manzarayı nasıl açıklayacaktım. Tamam, seks konusunda güvence almıştım ondan, ama daha ilk günden onu aldatmam üzebilirdi.

Ben tereddüt ederken kapıyı çalmaya devam etti kadın… Yine sesimi çıkarmayacaktım ama, yavaş sesle konuşmaya başladı,

“İçerdesin Ertunç… Kapı dürbününde hareketini gördüm. Oradasın, biliyorum. Lütfen kapıyı aç bana…”

Sonunda dayanamadım, açtım kapıyı… Şennur kapının önünde, üzerinde dekolte bir bluz, mini bir etek, güzel bir makyaj, gülümseyerek kapının önünde bana bakıyordu. Çıplak olduğumu görünce gözleri hayretle açıldı,

“Gördüğün gibi müsait değilim Şennur…” dedim.

Kapının arkasında biraz inmeye yüz tutan erkekliğim onu görünce yine şahlanmıştı. Kıvrık bir yay gibi bacaklarımın arasında havaya kalkmış, irice başıyla Şennur’a doğru uzanıyordu sikim… Gözleri oraya dikildi kadının, dudaklarını diliyle yalayıp ıslattı,

“Görüyorum canım…” dedi. “Aslında tam benim istediğim gibisin ama…”

“Ekin’le ayrıldık diye arkadaşımın sevgilisi teselli ediyor beni… İçeride yatakta bekliyor. Sikişmemiz yarıda kaldı da… Seni sonra arasam olur mu?”

Gözlerini zorlukla sikimden ayırdı, yüzüme baktı. Elini uzatıp dudaklarıma bulaşan Eda’nın kırmızı rujunu işaret parmağıyla sildi. Kırmızı rujlu parmak ucunu dudaklarını aralayıp ağzına soktu, emerken,

“Peki canım… Zaten senin bu yaramazlığını seviyorum ben… Anlaştığımız gibi öyleyse… Sen ne zaman istersen…” diyerek arkasını döndü, kalçalarını kıvıra kıvıra uzaklaştı.

Kayboluncaya kadar kapı aralığından değirmen gibi çalkaladığı kalçalarına baktım, kalkan sikimi okşadım. İlk fırsatta bu götü sikmem lazımdı. Harika görünüyordu kadının kalçaları…

Bir an arkasından gidip Şennur’u çağırsam, onu da aramıza alsam, siksem mi diye düşündüm. Sonra çıplaklığım aklıma geldi, vazgeçtim. Kapıyı kapatıp içeriye döndüm.

Cenk odada yoktu, banyoya girmiş olmalıydı. Eda amcığını ovalıyordu. Ağzının kenarında parlayan döller dikkatimi çekti. Sanırım Eda'nın amını benim yaladığımı görmek Cenk'i heyecanlandırmıştı, patlatmıştı döllerini kızın ağzına… Beni görünce elini amcığından çekti,

“Nerede kaldın Ertunç?” dedi. “Sen gelene kadar Cenk işini bitirdi bile…”

“Geldim canım, geldim… Nerde kalmıştık bakalım?” deyince, gülümseyerek bacaklarını iyice ayırdı.

Elime tükürdüm, az önce Şennur’un kalçalarına bakarak kalkmış sikimi iyice ıslattım. Eda'nın kasıklarının arasına yanaştım ve kılsız, kaygan, pespembe amının deliğine bir hamlede soktum.

Ben kalın sikimle yararak dibine kadar amına girince Eda aniden nefesini tuttu. Sonra da hızlı hızlı nefes almaya başladı. Ben soktukça Eda kendinden geçiyordu.

Ben Eda'yı sikerken, içeri Cenk girdi. Geçti, yatağın kenarına oturdu ve bizi izlemeye başladı. Eda gözlerini kapatmış, içindeki sert yarağın zevkiyle başını sağa sola doğru atarken, ben pompalamamı hızlandırmıştım. Vurdukça pelte gibi titreyen diri göğüslerine de başımı gömmüş, sert sert sikiyordum Eda'yı.

Elini götüme attı, beni kendine doğru çekti, sonra sırtıma tırnaklarını geçirmeye başladı. Yaklaşık yirmi dakikadır bu pozisyonda tempolu bir şekilde sikiyordum Eda'yı. Aldığım zevki anlatmak çok zor, boşalmak aklıma bile gelmiyordu.

İçinden son iki darbeyle çıktım. Eda'yı yan yatırıp, arkasına geçtim ve arkasından amına sokmaya başladım. Bir ayağını kaldırıp, daha hızlı girip çıkmak için bacağını havaya diktim.

Eda arada başını döndürüp benim yüzüme bakıyor, zevkle inliyordu. Bu pozisyonda, benim kulak memelerini yalamamın da etkisiyle kasılarak boşalmaya başladı. Ben sikimi içinden çıkarınca, amından tazyikli bir şekilde am suları fışkırdı. Yatak sırılsıklam olmuştu.

Yaklaşık yarım saattir seks yapmamıza rağmen ben boşalmak istemiyordum, üstelik boşalmamak için kendimi motive ediyordum. Cenk ise halen bizi izliyor, bir yandan da sikini okşuyordu.

Yatağa uzandım, elimle sikimin dibine bastırıp, iyice uzunlaştırdım sikimi. Eda elini yaladı, amının dudaklarını ıslattı, sonra yüzü bana dönük şekilde sikimin üstünde çömeldi.

Sikimi amına hizalıyordu, ama kayganlıktan girmiyordu. Sikimi tuttum ve Eda'nın bir anda üstüne oturmasına olanak tanıdım. O kadar seksi görünüyordu ki bu pozisyonda. Ve işini çok iyi yapıyordu. Bana sadece, ellerimi yana atıp, bu seks tanrıçasını izlemek kalıyordu.

Keşke diyordum içimden, keşke bu kızla çıksaymışım. Eda içindeki yarakla kendinden geçiyordu. Dibine kadar içine alıp, belini döndürerek durması beni kendimden geçiriyordu.

Sonra ben kontrolü aldım, Eda'ya alttan alttan pompalamaya başladım. Eda her darbede daha çok çığlık atıyordu.

Cenk buna nasıl dayanıyordu, anlamakta güçlük çekiyordum, gözünün önünde bir saatten fazladır seks yapıyorduk, insan hiç mi azmazdı? Sadece izliyordu bizi. Cenk'in sikinin de hatırı sayılır uzunluğu vardı. Adam en azından gelir kızın ağzına verirdi, ama Cenk kendini tatmin etmeyi tercih ediyordu.

Bu sırada ben pompalıyordum alttan. Eda beşinci orgazmını olurken, amcığından çıkan sular benim vücuduma dökülüyordu.

Artık ben de sona geliyordum. İnlemelerim artmıştı. Eda boşalacağımı anladığında,

“İçime, içime boşal!” diye bağırdı. Ben boşalmaya başlayınca, Eda dibine kadar oturdu, benim boşalmam bitene kadar bekledi. Bir süre böyle durdu, sonra dudaklarıma öpücük kondurup,

“Harikasın!” dedi ve indi üstümden. Sikim yarım ereksiyonda, kalp gibi atıyordu. Sikim, döllerim ve Eda'nın sıvılarından dolayı parlıyordu. Eda kalktı, banyoya girdi. Cenk de peşinden gitti…

Kalkıp aynaya baktım. Vücudum, yanaklarım, boynum ruj rekeleri içindeydi, üstelik mosmordu boynum. Diş izleri de belli oluyordu. Yatakta sigara içmeye başladım.

Eda ve Cenk yaklaşık yarım saat kadar banyoda kaldılar. İnlemeler, zevk feryatları yükselmeye başladı. Herhalde nemfomanyak karı banyoda Cenk’in de ifadesini alıyordu. Sonunda inlemeler bitti, su sesi gelmeye başladı.

Daha sonra Eda salonda çıkardığım sütyeni ve külodunu giyip ıslak saçlarıyla yanıma geldi, ardından Cenk… Oğlan çırılçıplaktı. Oturup sigara içmeye başladık. Hiç birimiz konuşmuyorduk. Yaşadığımız olayın yorgunluğu vardı üzerimizde…

Ben kalkıp baksır külodumu ayağıma geçirdim. Sigaralarımızı içerken, Eda yanıma uzandı. Tek kişilik yatakta halvet olmuştuk, Eda bir bacağını üstüme atmıştı.

“Şahane bir kızsın sen!” dedim. Eda dudağıma öpücük kondurup,

“Sen de aşkım!” dedi. 'Aşkım’ kelimesini öyle ateşli söylemişti ki, keşke gerçekten Eda ile birbirimizin aşkı olsaydık diye geçirdim aklımdan…

Vücüdumdaki ruj lekelerini çıkarmak için duşa girdim. Banyodan çıktığımda belimde sadece bir havlu vardı. Yanlarına gittiğimde, Cenk yatakta oturuyor, Eda domalmış bir şekilde onun sikini yalıyordu, iki deliği de ortadaydı.

Bol bol salya kullanıyordu Cenk'in sikini yalarken… İki elinin parmakları arasındaki alet meydana çıktıkça ıslak sikin başıyla kızın dudakları arasında tükürükten köprüler oluşuyordu.

Manzarayı görünce sikim kazık gibi oldu. Eda'nın arkasına yanaştım ve ıslattığım sikimi kaygan amına soktum. Eda ağzında geveleyip durduğu, vantuz gibi emdiği sikten dolayı sadece,

“Imhhh! Imhhh!” seslerini çıkarırken, Cenk Eda'nın saçlarını arkaya atıyor, sikinin yalanmasından duyduğu zevkle kendinden geçmiş, kızın saçlarını okşuyordu.

Bu pozisyonda sikmeye başladım Eda'nın amını, hızlı hızlı gidip geliyor, şaklata şaklata kalçalarını pençeleyerek sikiyordum. Eda ağzındaki siki çıkardı, tükürdü yarağa, sonra hızlı hızlı sıvazlamaya başladı. Bir yandan da zevkle inliyordu. Amında bir yarak, ağzında bir yarak, kendinden geçiyordu mutluluktan…

Ben bir ara başparmağımı, kahverengi ve pembe rengi arası göt deliğine sokunca, Eda irkildi,

“Çek parmağını lütfen…!” dedi. Eda'nın kulağına eğildim,

“Orospumuz galiba götten yemedi hiç?” dedim. Benim Orospumuz lafını duyunca Cenk'in sikini hızlıca yalamaya başladı.

“Offf…” diye inledi Cenk sikinin artan bir tempoyla emilmesinden zevke gelmişti. “Kanka, sanırım her yerinden yemek istiyor

“Bu gece uzun, daha saatlerce sikeceğiz orospumuzu!” dedim.

“Evet, sikin, ohhh!” diye bir ses çıktı Eda'dan…

Telefonum çalmaya başladı, ama umurumda bile değildi, Eda'yı sikmeye devam ettim. Eda'nın beli ağrımıştı, yaklaşık yirmi dakikadır domalmış vaziyette sikimi içine alıyordu. Bir iki yarak darbesinden sonra çıktım Eda'nın amından.

Pozisyon değiştirdik, Cenk yattı yatağa, iyice ayırdı bacaklarını. Eda üstüne çıkıp sikinin üstünde tepinmeye başladı. Ben de ayakta durup Eda'nın ağzına verdim sikimi.

Eda bugün ilk kez sikimi ağzına alıyordu. Vantuz gibi emiyordu yarağımı. Arada sırada çıkarıp, okşuyordu sonra tekrar ağzına alıyordu. Yarağım ağzının içindeyken, başına dil darbeleri atıyordu. Cenk'in sikinin üstünde zıplarken, bazen sikim kendiliğinden ağzından çıkıyor, yanaklarına vuruyordu.

Eda tempoyu düşürdü, biraz havada kalacak şekilde durdu ve Cenk alttan amına pompalamaya başladı. Cenk'in taşakları Eda'nın amcığının paket kısmına çarptıkça çıkan sesler beni daha da tahrik ediyordu.

Bu pozisyonda Eda çok daha rahat yalıyordu sikimi. Şimdi Eda'nın telefonu çalıyordu komodinin üstünde. Aldım baktım, 'Evşen’ diye bir numara arıyordu. Eda'ya,

“Evşen arıyor, açacak mısın?” deyince, Eda Cenk'in sikine tamamen oturdu, telefonu aldı, açtı,

“Efendim şekerim?” dedi. İnce bir sesi vardı Evşen denen kızın, Eda'nın bu gece yurda gelip gelmeyeceğini soruyordu. Eda da,

“Bu gece gelmeyeceğim, benim yerime de imza at. Tamam mı canım?” dedi. Evşen ise, Eda'nın nefes nefese konuşmasından olsa gerek,

“Nerdesin?” diye sordu. Eda,

“Yürüyorum canım, onun için. Nefes.. Nefeseyim…” deyince, Evşen de,

“Haaa… Yavaş yürü, düşme sakın, dikkat et kendine!” diye espri yapıp telefonu kapattı.
Eda telefonu fırlattı, Cenk'in sikinde zıplamaya devam etti. Kızda bitmek tükenmek bilmeyen bir enerji vardı. Eda bir kez daha orgazm olurken, sikimi ağzına öyle bir sıkıştırdı ki, sanki mengeneyle sıkıştırmışlar gibiydi. Kız harika sikişiyordu, güzel de sakso çekiyordu, sadece zıplarken ister istemez değiyordu dişleri.
Cenk dayanamayıp, bağırarak içine boşaldı Eda'nın. Eda Cenk'in üstünden kalktı, yatağın kenarına doğru sırtüstü yattı, sikimi kendine çekti ve bacaklarını omzuma atarak sikimi içine kaydırdı. Amının kenarlarından Cenk'in dölleri akıyordu.

Cenk yan dönerek, temizlemesi için Eda'nın ağzına verdi sikini. Eda Cenk'in sikini yalarken, ben Eda'nın amcığına pompalıyordum. Eda'nın sallanan memelerini tutup ağzıma aldım. Bu pozisyona daha fazla dayanamadı Eda, son orgazmını oldu. Bana da,

“Artık boşal… Ne olur Aşkım boşal içime!” diye bağırdı. Ben tempomu hızlandırdım ve içine boşaldım. Şimdi içindeki iki erkeğin dölleri karışmış, am sularıyla beraber amından akarak göt deliğine doğru süzülüyordu. Sikimi amından çıkarıp hemen kendimi yatağa attım…
Eda da Cenk'in sikini yalama temposunu düşürmüştü. Şöyle bir baktığımda, Eda sanki genelev orospusu gibi olmuştu, her yerinde salya, tükürük, morluk, döl vardı. Cenk'in sikini yalamayı bırakmış,

“Bitirdiniz beni!” diye sayıklıyordu. Sonra kalkıp, paytak paytak adımlarla yürüyerek banyoya girdi.

Saat dörde geliyordu. Ben de kalktım, salona geçtim, bir sigara daha yaktım. Cenk halen yatakta yatıyordu. Ben salonda oturmuş sigara içerken, Eda belinde havluyla geldi yanıma. Gözlerime gülümseyerek bakıyordu,

“Çok yoruldum yaa!” deyip dizlerime yattı. Saçlarını okşuyordum,

“Güzel miydi?” diye sordum.

“Tanıştığımızdan beri hayal ettiğim tek şeyi yaşadım bugün… Müthişti!” dedi sessizce…

“Neyi hayal ediyordun?” dedim.

“Seni, sikini içimde hayal ediyordum. Seviştiğimizi… Keşke çok önceden yaşasaydık bunu!” dedi.
Ben sessizce bir sigara daha yaktım, bir sigara da Eda'nın ağzına koydum.
Published by toroci55
3 years ago
Comments
Please or to post comments